Çocuklarda Sınır Koyma - Veli Bülteni

SINIR KOYMA

Sınır koymak, çocuğun yapabileceği ve yapamayacağı sözleri ve davranışları içine alan geniş bir kavramdır.

Dengeli sınır koymak, çocuklarımızın güvenli ortamlarda büyümeleri ve olumlu kişilik gelişimleri için oldukça önemlidir.

-          Arkadaş seçimi,

-          Teknoloji ile ilişkisi,

-          Zamanını verimli kullanması,

-          Okul başarısı,

-          Hayır diyebilme becerisi

gibi konular oluşturulan sınırlardan doğrudan etkilenir.

1.      Hayır Diyebilmek

Küçük yaşlardan itibaren çocuğun her isteğine evet veya hayır demek yerine, isteğinin gerekli olup olmadığına dikkat edilmelidir. Sürekli evet veya sürekli hayır dememek, cevapları duruma göre vermek gerekir. Çocuğun tüm ısrarlarına, dayatmalarına rağmen kararınızda dirençli durmak çocuğa sınırlarını öğretir. Neyi yapıp neyi yapamayacağını net bir şekilde ebeveyninden gören çocuk, bunu kendi yaşantısında da kararlılıkla devam ettirir.

 

2.      Kararlı ve Tutarlı Olmak

Anne-baba tutarsız ve kararsız davrandığında çocuğun öğrendiği cümle şu olur;

“Kurallar bu sefer bozulabildiyse başka seferde de bozulabilir. Onlara kendi istediğimi bir şekilde yaptırabilirim.”     

Anne-baba tutarlı ve kararlı davrandığında ise çocuğun öğrendiği cümle şudur;

“Ne yaparsam yapayım, ailem bu konuda çok net davranıyor. Söylediklerinde kararlılar, onları dinlemeliyim.”    

Burada önemli olan, anne ve babanın birbirlerini desteklemeleri, ortak aldıkları karara ikisinin de uyması ve çocuğa karşı eşit mesafede durmalarıdır.

 

3.      Model Olmak

Çocuklar doğru da olsa yanlış da olsa ebeveynlerini taklit ederler.

Telefon/tablet kullanımıyla ilgili sınır koymak istediğiniz çocuğunuz, sizi sürekli dizi izlerken, telefonla uğraşırken görürse bu tutarsızlık karşısında koyduğunuz kurala uymakta zorluk çıkaracaktır.

Aynı şekilde;

-          Kitap okumasını öğütlediğiniz çocuğunuz sizi kitap okurken görmeli,

-          Doğru söylemesini istediğiniz çocuğunuz sizin dürüstlüğünüze şahit olmalı,

-          Sağlıklı beslenmesini istediğiniz çocuğunuz bunu hayatınıza uyguladığınızı görmelidir.

Örnekleri kendi hayatınızdan çoğaltabilirsiniz. Çocuklar duyduklarını değil, gördüklerini öğrenirler. İyi bir model olmanız çocuğunuzun yaşamını şekillendirmeye yardımcı olacaktır.

 

4.      Doğru Yönerge Vermek

Kızarak, sert bir şekilde yapılan uyarılar genelde işlevsiz olur. Bunu alışkanlık haline getiren ebeveyn, çocuğuyla konuşurken giderek daha çok bağırmak, sert davranmak zorunda kaldığını düşünür ve zamanla bunların hiç işe yaramadığını fark eder.

Sınır koymak istediğiniz konuyu sakin ve kararlı bir ses tonuyla çocuğunuzla paylaşabilirsiniz, vereceği tepkilere rağmen sakinliğinizi koruyarak kararınızın değişmeyeceğini anlamasını bekleyebilirsiniz. Kararlı olduğunuzu gören çocuğunuz bir süre sonra size ısrar etmekten vazgeçecektir.

Amacımız, sürekli sınırlamak ve bunaltmak değil, belirlenecek sınırlar dâhilinde davranmayı öğrenmesine yardımcı olmaktır.

Sınırlar ve kurallar açık, basit ve net olmalıdır.

 

5.      Fiziksel Sınırlar

-          Mahrem Alan (0-45 cm): Kişilerin ancak çok yakınları ile paylaştıkları, mahremiyet olarak nitelendirilen özel durumların paylaşıldığı alandır. Örneğin; annenin, babanın çocuğuna sarılması vs.

 

-          Kişisel Alan (45-120 cm): Saygı ve sevgi ilkelerine dayanan samimiyet alanıdır. Birbirini tanıyan, samimi olan insanlar bu mesafeden ilişkilerini sürdürür. Örneğin; sınıf arkadaşları, akrabalar vs.

 

-          Sosyal Alan (120-360 cm): Bulunulan ortama göre sınırların belirlendiği alandır. Örneğin; öğretmen-öğrenci ilişkisi vs.

 

Mahremiyet ve sınırlar konusunda çocuklarınızla lütfen konuşun. Kendi sınırlarını ve mahremiyetini koruma, başkalarının sınırlarına saygı gösterme, istemediği bir şeye hayır diyebilme, kendisine hayır dendiğinde saygı duyma gibi becerileri kazanması yetişkinliğe hazırlanırken öğrenmesi gereken en önemli becerilerdendir.



Yazdır

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin



  Beğen | 7  kişi beğendi